Sex Hikayeleri

6 sene önce - admin Ekledi - 50944 Kez Okundu

patronun kızını depoda düdükledim

Heyy BEN BURCU YAZDIĞIMI GÖRÜYOSAN BENİ ARA KONUŞALIM BOŞALTİM SENİ :))
NUMARAM: 0035 351 57 32

patronun kızını depoda düdükledim

Merhabalar. İstanbuldan ben Murat. 1,78 boyve 70 kiloda, atletik, kumral, mavi gözlü,dikkat çeken bir tipim. Bundan seneler önceaskerden gelmiş, iş arıyordum. Benimçalışkanlığımı hırsımı bilen bir arkadaşımvasıtasıyla, oto sektöründe, döşeme dizaynmalzemeleri satan bir şirketteçalışmaya başladım. Şirketi yönetenlerpatronun kızkardeşi ile patronun kızıydı.Üstelik patronun kızı ni şanlıydı, ama benigörür görmez işe aldılar. Kısa bir süre sonraBafrada tatilde olan gerçek patronla datanıştım. Bana verilen görevimi dürüst veişimi eksiksiz yerine getirdiğim için, kısasürede şirketin gözdesi oldum. Özelliklepatronun, sonra da patronun kızının…Tahmin edeceğiniz gibi, kısa süredepatronun kızı ni şanı attı ve bana kancayıtaktı, tabii babasının da onayıyla. Babasınıntek derdi, bütün işlerine koşturacak vekendisine daha çok para kazandıracak birdamat, kızının derdi ise yakışıkl ı bir kocaydı.Ve öyle de oldu. 3-4 ay gibi kısa bir sürede,pazarlamacı olarak giridiğim işyerine, biranda damat oldum. Tabii bana verilensorumluluklar daha bir arttı, daha çok parakazanmaya ve şirkete de kazandırmayabaşladım. Kayınpederim zevkten dört köşe,kızı da tabii. Kayınpederin işle güçle, parayladerdi kalmamıştı, tek derdi Çerkezköydefabrikanın başına diktiği salak oğlunu dabiran önce evlendirmekti. Fakat sorungerçekten büyüktü. Daha önce de maddidurumlarının hatırına bir kerezor belanişanladıkları oğlunun salaklıklarıyüzünden, nişanladıkları tessettürlü kızcağızdayanamamış, (Nalet olsun paralarına! deyip)eve gelen sucuya kaçmıştı. Kayınpederim vekaynanam telaşlıydı bu konuda. Bu işlerdepara pul fayda etmiyor çoğu zaman. Parasıda olsa, hangi genç kız bir embesille evliolmak ister ki?Nihayetinde İstanbulda aramaları taramalarıboşa çıktı. Sonunda Bafradan, köyden bir kızbulur basar parayı alırız mantığıyla, tanışakraba sayesinde, bir gelin adayı buldular.Gelin adayı kız 21 yaşında, yaşına görevücudu fazla gelişmiş, 1.75 boyunda, irikıyım, balık etli, dolgun göğüsleri veyuvarlak kalçaları olan, gösterişli bir kızdıTuğba. Kızın babasına elaltından verilenhatırı sayılır parayla kızı aldılar, anlı-şanlıbir dügün yapıldı (havayı civayı çokseverler). Ben eşime daha ilk günden dedim,“Vay bu kızın haline, yazık oldu!” diye.Çünkü kay ınçom, kadın nedir, seks nediranlamayan, salak ve asalak bir adam.Hayatını sadece elektronik olaylara adamış,hatta abartısız, sikini tuvaletten tuvaletegören bir adam. Ve dediğim gibi de oldu,gerdek gecesi olay patlak verdi. Kayınçokızın bekaretini bozmak için salatalık sokmuşkızın am ına. Kız da ertesi günü bunu eşimeanlatıyor. Eşim de bana anlatınca, ben çokgülmüştüm, “Ben sana demedim mi!” diye.Neyse, oldu bittiye getirdiler. Silivridekievlerinden biri dayandı döşendi, Tuğba gelinköyden indi şehre, vede salak bir kocamüsvettesiyle, kay ınpeder kaynanadan uzakyaşamaya başladılar. Salak kay ınçonunaksine, Tuğba gelin, parlayan gözleriyle veuzun boyu posu, dolgun fiziğiyle etrafa sekskokulaları yayıyordu. Ben kendi kendimededim, bu salaktan çok Silivrinin erkeklerisiker bu kızı diye. Kızın biraz gözleri açılsın,bu salağa çeşit çeşit boynuzu takar dedim . Vetabii ki de dediğim oldu. Bafranın köylügüzeli Tuğba gelin, gün geçtikçe çiçek gibiaçılıp saçılmaya başladı, etrafında gezinenerkeklere cilve yapmaya başladı. Kocasıolacak salak kay ınço da bu durumdan gayetmemnundu. Ben yiyemiyorum eller yesin dergibiydi, Gavatlık ruhunda vardı…Ben de eşimle ciddi anlamda problemleryaşıyordum, hem manevi, hem maddi. Eşimiyice zıvanadan çıkmış, artık bana karılıkgörevlerini yerine getirmez olmuştu. Üstelikşikertte kazanılan paraları ve malları sağasola kaçırmaya başlamıştı. Eşim tamanlamıyla babasının kızıydı, (babası da dahaönce buna benzer birkaç birşeyler yapmıştı).Eşimin gizlice benden para kaçırdığınıöğrendiğimde, içimde uyuyan yılan dauyanmıştı. Ben hırsızlık yapamazdım,kimyamda yoktu, ama kimyamda mevcut olanbaşka şeyler vardı ve onlara bir ders vermemgerekiyordu, ama nasıl? Tam busıralarda kay ınpeder ölmüş, Tuğba gelinkayınpeder baskısı kalmayınca iyicecozutmuş, arka arkaya hatalar yapmaya,umarsızca yaşamaya başlamıştı. Kocası olacakGavat ta, Tuğbanın iplerini tamamen salmış,bana dokunmasın da ne yaparsa yapsınmantığıyla hareket ediyordu.Bir seferinde Tuğba yalnız başına 2haftalığına memleketine ailesini ziyaretegitmişti. 2 hafta sonra kay ınçom olacak salakherif karısını Bafradan alıp gelecekti. Ben deo arada fabrikada işin başında durmamgerekiyordu. Gelmeleri birkaç gün gecikince,mecburen onların evde kaldım. Evdekaldığım sırada, bizim Tuğba gelinin banyodolabından havlu alırken, üzerinde birşeyleryazılı not kağıtları düştü. Notlarıokuduğumda bu kadar da olmaz dedim.Notlarda, (Kocan uyuduktan sonra senisikmeye gelecem!) gibi şeyler yazıyordu. Karıbirileriyle birşeyleri dolu dolu yaşıyor,kimseden de çekinmeden notları ulu orta biryere koyuyordu. Ben istedim 1 göz, Tanrıverdi 2 göz, elime fırsat geçmişti…Neyse bunlar Bafradan geldiler. Oakşam kayınçom olacak salak sanki içkiyeçok dayanıklıymış gibi, “Bira içelim!” diyetutturdu. 3. biradan sonra sallanan kay ınço,“Ben yatıyorum!” diyerek, karısıyla benibaşbaşa bıraktı ve gitti yatmaya. Sanki, (Sizkafanıza göre takılın!) der gibi. Tuğbaylabaşbaşa kal ınca havadan sudan konuşmayabaşladık. Bu arada ben bulduğum notlarınasıl soracağım derken, muhabettin biryerinde soruverdim. Tuğba hiç çekinmedendirek hayatında birinin olduğunu, kocasınınsalaklıklarına dayanamadığını, güzel veisterik bir kadın olduğunu, kocası dışındaherkesin ona aç gözlerle bakarken, kendinigençliğinin baharında bu adamla körlediğini,parası yüzünden ailesinin böylebir adama peşkeş çektiğini, onların yüzündenbu asalak pasif adama mahkum olduğunusöyledi. Tuğbayı dinlerken hak veriyordum,sonuna kadar haklıydı üstelik, bu kadargüzellik bir asalak herife teslim edildiyseolcağı buydu.Bu arada biraların dibine vurmuş, 7-8 şişeiçmiştim. Tuğbaya bakışım değişmiş, kendimifrenleyemez hale gelmiştim. KarşımdaTuğbanın askılı tişörtünden göğüslerifırlayacak gibi dururken, bende ok yaydançıkmıştı çoktan. İ kimizin de nefes alışlarımızdeğişmişti. Tuğba bir ara, “Ben seningözünde nasıl bir kadınım?” deyince, “Senher erkeğin arzuladığı, kısrak gibi birkadı nsın!” dedim. Tuğba yanıma sokulupdudaklarıma yapıştı. Birbirimize sarıldıkbiranda. Öyle arzulu ve ateşli öpüşüyordu ki,sanki delirmişti. Dudakları alev alevyanıyordu. Bir anda tişörtünü ve sütyeniniçıkardım. Böyle bir güzellik olmazdı. Böylebir güzelliğin bir asalağın elinde heba olmasıiçler ac ısıydı. Artık deli gibi sevişiyorduk.Ben göğüslerini hamur gibi yoğururken,Tuğba altımda yılan gibi kıvranıyor, nefesalışları verişleri gitgide hızlanıyor, “Muratımbenim, erkeğim, herşeyim sensin, parçalabeni!” diyordu.Ben seslerin içerde uyuyan kayınçonunduycağından endişe ederek, sessiz olmasınısöyledim. O da, “Boşver sen o salağı, adamolsa karısını gecenin bir yarısı senle yalnızbırakıp gidip yatmaz! Beni nerelerde vekimlerle yalnız bıraktığını, neler yaşadığımıbir bilsen! Ona nekadar boynuz taksam azbile!” dedi. Tuğba coşmuştu, üstümü birçırp ıda nasıl soydu anlamadım bile. Bengöğüslerinin her santimetrekaresiniyalıyorum. Göğüslerinden aşağı doğru indim ,tangasını çıkarıp bal kutusunu yalamaya,amının dudaklarına ufak ısırıklar atmayabaşladım. Tuğba kocası duysun istercesineçığlıklar atıyor, ben de art ık ne olursa olsunder gibi umursızca hareket ediyordum…Sonunda Tuğba daha fazla dayanamadı, birhamleyle altımdan kay ıp, benim üstümeçıktı, yarağımı tutup ağzına aldı. Öyle biryalıyordu ki, ağzına öyle bir alıyordu ki,sanki senelerce mahrum kalmış gibiydi.Dayanacak gücüm kalmamaşıtı, patlamamakiçin kendimi sıkıyordum. En sonundadayanamadım ağzına patladım. İnanın sondamlasını yutana kadar emmeye yalamayadevam etti. Kendime gelmeme bile fırsatvermeden, yalayarak tekrar kaldırana kadardevam etti. Resmen çıldırmış gibiydi.Nihayetinde benim yarak tekrar dimdik oldu.Tuğba yarağımı eliyle tutup am ına denkgetirdi ve yavaş yavaş aletimin üstüneoturmaya başladı. Kafası girdikten sonra,öyle bir hırsla oturdu ki, “Ohhh!” sesi,gecenin içinde duvarlarda yankılandı. Bunarağmen benim salak kay ınçom mışıl mışıluyuyordu.Tuğba üstümde zıplarken, zevkle naralaratıp, “Sen sik beni artık, sen olmalıydınbenim kocam, sen olmalıydın, bu asalak herifbeni haketmiyor, bana sen lazı msın, seningibi erkek lazım, parçala beni, ben seninimartık, sen olduktan sonra bana kimse lazımdeğil! Seni karın da haketmiyor, bunlarhiçbirşeyi hakketmiyor, senin arkadandan daneler yapıyorlar, bunlara iyillik dürüstlükyaramaz, onlara o kadar kazandırdıklarınarağmen sana bile kazık atmaya kalktılar!”diye konuştukları, beni dahadahırslandırıyordu. Haksız da değildi hani.Tuğbayı üstümden alıp domalttım,arkadan am ını öyle bir hırsla sikiyordum ki,aynı anda da kaçalarını tokatlamaktan kabaetlerini kıpkırmızı etmiştim. Sikişirkençıkardığımız sesler, duvarları bırakın eviniçinde yankılanıyordu ve salak kay ınçom busesleri duymuyordu, yada duymazdangeliyordu…Tuğba ardı ardına orgazm olup inledikçe benzevkten öleceğim sanıyordum. Sonunda bende öyle bir patladımki , sanki bütün iliklerimekadar boşalmıştım. Sabaha kadar kaç defa,kaç pozisyonda, neler yaptık siz düşünün.Tuğba dur durak bilmeyen, ateşli ve isterikbir kadındı ve artık benim kadınımdı.Asalak kay ınçomun salaklıkları ve Bafralıgelin Tuğbayla yaşadığım maceralarım ogeceyle bitmedi tabii